Her şey, deriye olan aşkla 1937 yılında başladı. Dönemin önde gelen başarılı isimlerinden Togo Acemyan tarafından kurulan TOGO markası, ilk mağazasını Beyoğlu'nda açarak, deri ürünler ve İtalya'dan ithal edilen çanta ve valizlerle perakende sektörüne adım attı. Kısa süre içinde, özellikle İstanbul'lu beyaz yakalılar arasında dilden dile yayılarak, adı ünlenen bir marka haline geldi. 1940’lara gelindiğinde ise TOGO, kendi ürünlerini üretme kararı vererek Ankara’da, Türkiye’nin ilk modern ayakkabı fabrikasını kurdu. 1970’lere gelindiğinde artık, entelektüel yapısı ve imajıyla, dönemin trendlerinin de ötesine geçen bir moda akımı oluşturdu. Stili ve duruşuyla özellikle siyasi isimlerin ve iş insanlarının vazgeçilmezi haline geldi.

Ve dünyaya açılıyoruz diye düşünürken…

Kısa sürede ismi Avrupa'da da duyulur hale gelen TOGO, ürettiği fikirleri ve yenilikçi duruşunu ikinci plana atmamasına rağmen, tüketiciye ulaşma konusundaki hedeflerini hep erteledi. Bu nedenle aralanmış olan Avrupa kapılarını açmak yerine kapattı. 

Ta ki 2017 senesinde marka Akkuş ailesine geçene kadar...

2017 senesinde Akkuş ailesinden Ahmet ve Volkan Akkuş tarafından markanın tüm hakları satın alındı. 2021 yılında Yaşar Akkuş'un katılımıyla da mağazacılık serüveni hız kazandı. Ahmet ve Yaşar kardeşlerin birlikte yönettiği TOGO, modaya olan yenilikçi ve müşteriye olan sonsuz bağlılığı ile özellikle bazı şehirlerde kısa sürede adından söz ettiren bir marka haline geldi. ‘Odağımız sadece müşteri’ diyen iki kardeşin yenilikçi, vizyoner ve teknolojik bakış açısıyla marka, 2024 senesinde kurumsallaşma sürecine geçerek, markanın köklerini de koruyarak, vizyonuna uygun adımları, sistemsel şekilde atmaya başladı. Bugün hala kurumsallaşma sürecini güçlendirmek ve teknolojik yeniliklerle iş süreçlerini daha verimli hale getirmek için adımlar atmaya devam eden TOGO markası, müşteri odaklı çalışmalarına da hızla devam ediyor.